Türkiye'de Yatırım

Yabancıların Türkiye’de Yatırım Yapabileceği 5 İdeal Sektör

Türkiye hem 80 milyona dayanan nüfusu hem de kaliteli ve genç iş gücü sayesinde yatırım yapmak için ideal bir ülkedir. Üstelik yabancı yatırımcılara sağlanan teşvikler, vergi indirimleri, ücretsiz arazi tahsisleri gibi kolaylıklar da Türkiye’de yatırım yapmayı cazip kılmaktadır.

 

 

Şimdi 2020 itibarıyla Türkiye’de yatırım yapılacak en karlı ve iyi yatırım alanlarına göz atalım.

Bilişim ve Teknoloji

Türkiye son yıllarda teknoloji bazlı araştırma ve geliştirmeye büyük önem vermeye başladı. Bugün Türkiye’deki pek çok üniversitede teknoloji merkezleri bulunuyor ve yatırımcıların bu alanlarda teknolojiye yönelik yatırım yapmalarına büyük kolaylıklar sağlanıyor.

Özellikle yazılım geliştirme, biyoteknoloji, nanoteknoloji, elektronik gibi alanlarda yatırım yapmak isteyen kişiler için Türkiye oldukça cazip bir ülke konumunda. Halihazırda Türkiye’de bu alanda faaliyet gösteren pek çok yerli ve yabancı şirket olmasına karşın hala bu alanda büyük açıklar ve büyük fırsatlar olduğunu belirtelim.

İnşaat ve Emlak

İnşaat ve emlak sektörleri Türk ekonomisini ayakta tutan en önemli sektörlerdendir. Özellikle artan nüfus ve ülke genelindeki kentsel dönüşüm projeleri nedeniyle Türkiye’de emlak ve inşaat sektörleri çok canlıdır. Bu nedenle inşaat ve emlak sektörlerinin uzun bir süre daha yatırımcılar için cazip seçenekler olacağını söyleyebiliriz.

Eylül 2020 itibarıyla Türkiye’deki konut satışlarının %12’si yabancı yatırımcılara yapıldı.  Bu rakamın gittikçe artması bekleniyor. Ayrıca yabancı yatırımcıların Türkiye’de gayrimenkul satın alabilmesi için ikamet izni şartı da bulunmuyor. En az 400 Bin dolarlık gayrimenkul satın alan yatırımcılara da Türk vatandaşlığı hakkı veriliyor.

Tekstil ve Hazır Giyim

Dünya tekstil piyasasında Çin’in büyük bir yere sahip olduğunu kabul etmek gerekir. Ancak Türkiye tekstil ve hazır giyim sektöründe sunduğu kalite, hammadde kaynakları açısından zenginlik, özel taleplere cevap verebilme, esneklik, Avrupa Birliği ve Orta Doğu gibi talebin yüksek olduğu bölgelere coğrafi olarak yakınlık gibi nedenlerle birçok avantaja sahip. Bu nedenle Türkiye’de tekstil ve hazır giyim alanında yatırım yapmanın yerinde bir hareket olacağını söyleyebiliriz.

Ayrıca 2018 yılında yürürlüğe girmesi beklenen yeni teşvik programıyla birlikte tekstil alanında yatırım yapacaklara mevcut teşviklerin yanı sıra bazı yeni teşvikler daha sunuldu. Buna göre özellikle ülkenin Doğu illerine tekstil alanında yapılacak yatırımlara ekstra pek çok teşvik daha verilecek.

Enerji ve Doğal Kaynaklar

Enerji sektörü, neredeyse tüm ekonomik faaliyetlerin sorunsuzca yürütülebilmesi bakımından çok önemli bir sektördür. Bu açıdan Türkiye’nin enerji alanındaki açığını kapatmak için 130 milyar dolarlık yatırım yapması bekleniyor. Türkiye’nin bu sektöre büyük önem vermesi de enerji ve doğal kaynaklar alanına yatırım yapacak kişilere sunduğu kapsamlı teşviklerden anlaşılabilir. Hidroelektrik enerji, rüzgar enerjisi, güneş enerjisi, doğalgaz, biyoenerji ve jeotermal enerji alanlarında yatırımcıların yararlanabileceği teşviklerden bazıları şunlar;

  • KDV İstisnası
  • Gümrük Muafiyeti
  • Vergi İndirimi (%40)
  • SGK Primi İşveren Payı (7 Yıl)
  • Faiz Desteği (max. 700 bin TL)

Çevre ve Geri Dönüşüm

Sanayileşmenin neden olduğu tahribatları ortadan kaldırmak, küresel ısınmanın önüne geçmek ve çevre kirliliğine neden olabilecek durumları ortadan kaldırmak için gerekli adımların atılması çevre ve geri dönüşüm sektörünü önemli bir sektör haline getirdi. Türkiye’de Avrupa Birliği üyelik sürecinde olan ve Kyoto Protokolü’nü kabul eden bir ülke olduğu için geri dönüşüm konusunda büyük önem veriyor. Bu yolda Türkiye’nin yakın dönemde atık yönetimi ve geri dönüşüm sektörüne 7 ile 9 milyar Euro arasında yatırım yapması bekleniyor.

Bu bakımdan Türkiye’de geri dönüşüm alanında yatırım yapacak yerli ve yabancı yatırımcılara katma değer vergisi, gümrük vergisi, yatırım yeri tahsisi, faiz desteği, vergi indirimi gibi pek çok konuda destek veriliyor.

Av. Batın Yılmaz

Potansiyel bir iş sözleşmesini yansıtan yukarıdaki şartlar yalnızca ek tartışmalar için bir temel olarak sunulmuştur ve yasal olarak bağlayıcı bir yükümlülüğü yoktur. Tüm tarafların dahil olduğu bir sözleşme son haliyle yazılı olarak yapılmadıkça yasal olarak bağlayıcı hiçbir yükümlülük oluşmayacak, olduğu ima edilmeyecek ya da olduğu sonucuna varılmayacaktır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu